SerhanUcar Tarafından Tamamen Özel Olarak Hazırlanan Saydam Tasarım'a Hoş Geldiniz.Daha Fazlası İçin Tıklayın
reklam
 

Facebook'ta Ben

Twitter'da Ben

Peki Ben Kimim?

konu1 Facebook Üzerinden Bana Ulaşabilirsiniz... konu2 Facebook'ta Bulamazsanız Ki Bulursunuz :) Twitter'a Bekleriz.. Ben Serhan Uçar. 15 Yaşında Bir İnsanım İşte.. Siteyi Kurma Amacım Kişisel Bir Siteye Sahip Olma İsteğimdir..

ForumeXe'ye Beklerim

Wolfteam

Google Reklamları

konu1 ForumeXe'Ye De Beklerim.. Bana Genel Sohbet Kısmından Rahatca Ulaşabilirsiniz. Nick'im "nahres68".. konu2 En Büyük Hobilerimden Biride Wolfteam'dır. Nickim "ILeJYoNeR" Sıralamadan Bakabilirsiniz ;) konu3 Google Reklamlarını Sitenize Almakmı İstiyorsunuz Bu Konuya Bakmanızda Fayda Var ;)

İcon Arşivimiz

Banner Yapmak

İyi Bir Tasarım?

konu1 Sürülerce İcon Web Tasarımında İşinize Yarıyacak Sürülerce İconu Bu Sayfada Bulabilirsiniz. konu2 Güzel Banner'lara Sahip Olmak İstiyorsan Başlığı Tıklaman Yeterli.. konu3 İyi Bir Tasarım Nasıl Olmalı İçeriği ve Devamı Hakkında Topladıklarımız Bilgilere Buradan Ulaşabilirsiniz.



SerhanUcar

Şiirler

Beklenen

Ne hasta bekler sabahı, 
Ne taze ölüyü mezar. 
Ne de şeytan, bir günahı, 
Seni beklediğim kadar. 

Geçti istemem gelmeni, 
Yokluğunda buldum seni; 
Bırak vehmimde gölgeni 
Gelme, artık neye yarar?
 

Necip Fazıl Kısakürek 
+++++++++++++++++++++++++++++++

Ağlamak İçin Gözden Yaş mı Akmalı?

Ağlamak için gözden yaş mı akmalı? 
Dudaklar gülerken, insan ağlayamaz mı? 
Sevmek için güzele mi bakmalı? 
Çirkin bir tende güzel bir ruh, kalbi bağlayamaz mı? 
Hasret; özlenenden uzak mı kalmaktır? 
Özlenen yakındayken hicran duyulamaz mı? 
Hırsızlık; para, malmı çalmaktır? 
Saadet çalmak, hırsızlık olamaz mı? 
Solması için gülü dalından mı koparmalı? 
Pembe bir gonca iken gül dalında solmaz mı? 
Öldürmek için silah, hançer mı olmalı? 
Saçlar bağ, gözler silah, gülüş, kurşun olamaz mı?
 

Victor Hugo
+++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++

Zindandan Mehmed'e Mektup

Zindan iki hece, Mehmed'im lâfta! 
Baba katiliyle baban bir safta! 
Bir de, geri adam, boynunda yafta... 
Halimi düşünüp yanma Mehmed'im! 
Kavuşmak mı? .. Belki... Daha ölmedim! 

Avlu... Bir uzun yol... Tuğla döşeli, 
Kırmızı tuğlalar altı köşeli. 
Bu yol da tutuktur hapse düşeli... 
Git ve gel... Yüz adım... Bin yıllık konak. 

Ne ayak dayanır buna, ne tırnak! 
Bir âlem ki, gökler boru içinde! 
Akıl, olmazların zoru içinde. 
Üstüste sorular soru içinde: 
Düşün mü, konuş mu, sus mu, unut mu? 
Buradan insan mı çıkar, tabut mu? 

Bir idamlık Ali vardı, asıldı; 
Kaydını düştüler, mühür basıldı. 
Geçti gitti, birkaç günlük fasıldı. 
Ondan kalan, boynu bükük ve sefil; 
Bahçeye diktiği üç beş karanfil... 

Müdür bey dert dinler, bugün 'maruzât'! 
Çatık kaş.. Hükûmet dedikleri zat... 
Beni Allah tutmuş, kim eder azat? 
Anlamaz; yazısız, pulsuz, dilekçem... 
Anlamaz; ruhuma geçti bilekçem! 

Saat beş dedi mi, bir yırtıcı zil; 
Sayım var, maltada hizaya dizil! 
Tek yekûn içinde yazıl ve çizil! 
İnsanlar zindanda birer kemmiyet; 
Urbalarla kemik, mintanlarla et. 

Somurtuş ki bıçak, nâra ki tokat; 
Zift dolu gözlerde karanlık kat kat... 
Yalnız seccâdemin yününde şefkat; 
Beni kimsecikler okşamaz mâdem; 
Öp beni alnımdan, sen öp seccâdem! 

Çaycı, getir, ilâç kokulu çaydan! 
Dakika düşelim, senelik paydan! 
Zindanda dakika farksızdır aydan. 
Karıştır çayını zaman erisin; 
Köpük köpük, duman duman erisin! 

Peykeler, duvara mıhlı peykeler; 
Duvarda, başlardan, yağlı lekeler, 
Gömülmüş duvara, baş baş gölgeler... 
Duvar, katil duvar, yolumu biçtin! 
Kanla dolu sünger... Beynimi içtin! 

Sükût... Kıvrım kıvrım uzaklık uzar; 
Tek nokta seçemez dünyadan nazar. 
Yerinde mi acep, ölü ve mezar? 
Yeryüzü boşaldı, habersiz miyiz? 
Güneşe göç var da, kalan biz miyiz? 

Ses demir, su demir ve ekmek demir... 
İstersen demirde muhali kemir, 
Ne gelir ki elden, kader bu, emir... 
Garip pencerecik, küçük, daracık; 
Dünyaya kapalı, Allaha açık. 

Dua, dua, eller karıncalanmış; 
Yıldızlar avuçta, gök parçalanmış. 
Gözyaşı bir tarla, hep yoncalanmış... 
Bir soluk, bir tütsü, bir uçan buğu; 
İplik ki, incecik, örer boşluğu. 

Ana rahmi zâhir, şu bizim koğuş; 
Karanlığında nur, yeniden doğuş... 
Sesler duymaktayım: Davran ve boğuş! 
Sen bir devsin, yükü ağırdır devin! 
Kalk ayağa, dimdik doğrul ve sevin! 

Mehmed'im, sevinin, başlar yüksekte! 
Ölsek de sevinin, eve dönsek de! 
Sanma bu tekerlek kalır tümsekte! 
Yarın, elbet bizim, elbet bizimdir! 
Gün doğmuş, gün batmış, ebed bizimdir! 

(1961)
 

Necip Fazıl Kısakürek
++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++

AŞK ÇOCUĞU

Pencerelerin kenarından 
Sarkmış tül perdeleri 
Pembe Evin 
Uçup uçup yüz sürüyorlar 
Karşı tepedeki manastırın selvilerine 

Rüzgârla eğilip doğruldukça 
Sardunyalar, biberiyeler, 
Hiç korkma 
Karada ölüm yok oğlum sana bugün 

Leylekler daldı birden göğün acentasına 
Gidip-gelme almak üzere Güneye hicret 
Sen de gel diyorlar kanatlarıyla, 
El sallıyorum ben de yattığım yerden 
Leyleklere Leylim-Leylim 
Diye diye 

Güneşle karışık bir esinti geçiyor şakağımdan 
Uzatıyorum elimi denizden yeni çıkmış senin serinliğine, 
Göğsümün, karnımın, kasıklarımın, bacaklarımın 
Tüyleri kamaşıyor sevinçten 

Uyanıyoruz sonra 
Dizine yatırıp beni çingene benlerimi sıkıyorsun 
Gümüşlü zurnası dikiliyor havaya çeribaşının 
Işıklar bir bahriye çiftetellisi çalıyor yüzümde 

Hay allah 
Yine tutuldum galiba 
Derken bir aşk çocuğu doğuyor 
Çırpınan denizin karnından 
Bu şiir 

Ağlarken gülüyor 
Ve ağlıyor gülerek 
Tuzlu damlalarıyla güneşin, 
Sözcükler yanıp yanıp sönerken 
Körpecik teninde 
Uzaylardan aparttığım yıldız bitleriyle.


CAN YÜCEL


++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++
çalışkan öğrenci marşı

korkma bu sınıf yüz alacak sınavlarda başarılı olacak
dörtler beşler karnede patlıyacak 
biz senin öğrenciniz senin yüzünü kara çıkarmıyacaız

çatma kurban olatım çehreni ey naclı hoca,
kahraman öğrencine bir gül ne bu sevgi bu gurur
olsun uğruna bu canım feda
haklıdır dersleri iyi olan öğrenciler daima

+++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++

Öğrenci Marşı

Korkma, bu sınıf toptan kalacak
Sınavlarda hep sana yardımcı olacak 
Birler, ikiler karnede parlayacak 
Onlar senindir hocam, senin eserindir ancak.

Çatma kurban olayım çehreni ey nazlı baba 
Kahraman evladına bir gül ne bu öfke bu ceza 
Olsun senin uğruna bu canım feda
Haklıdır derslerden kalan öğrenci daima. 

Ben ezelden beridir ZAYIF aldım zayıf alırım 
Hangi hoca bana beş vermiş şaşarım 
Ben her gün zayıflarla yatıp kalkarım 
Yırtarım karnemi aileme göstermem atarım 

Karnemin tamamını sarmışsa bütün birler 
Benim iman dolu hocalarım sonra bana ne derler! 
Evdekiler her gün beni kötüleyip üzerler 
Bu zayıflar ne deyip üzerime yürürler 

Arkadaş! Karneni zayıflara uğratma sakın 
Biraz çalış bitsin bu alın yazın 
Bundan sonra beş almak senin hakkın 
Alışırsın beşlere belki yarın belki yarından da yakın 

Aldığın birleri "not" diyerek geçme tanı 
Düşün sınıftaki onlarca beş alanı 
Sen tembel öğrencisin incitme yazıktır babanı 
Verme karneni babana, verseler dünyaları

Kim bu beşlerin uğruna olmaz ki feda 
Karneyi sıksan fışkıracak "bir" bir daha 
Söylemese, karnemdeki birleri hocalarım babama 
Etmese bir dolu karnemden beni herkesin yanında 

Ruhumun hocalardan isteği beş almaktır emeli 
Değmesin yazılıma hocaların kırmızı kalemi 
Bu birler ki karnemin temeli 
Ebedi karnemin üstünde benim inlemeli 

O zaman annemle babam kırarsa kafamı 
Her birimden dolayı yerim çehreme tokatı 
Fışkırır sicim gibi gözlerimden göz yaşları 
İşte o zaman hapis olurum çıkamam dışarı 

Yok ol artık önümden ey şanlı karne 
Dönsün artık karnemdeki bütün birler beşe 
Yer verme karnede artık birlerle 
Hakkındır senin de sevinmek karnede Hakkındır! 

++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++

DÜELLO

Bir düelloda 
Daha büyük bir şey vardır 
Ve daha acıdır bu 
Ölümden de ölüm korkusundan da 

Bakarsın dün en güvendiğin kişi 
Karşı tarafın şahidi olmuş 
İşte acıdır bu da 
Ölümden de korkusundan da 

Daha da acısı vardır ama 
O da sevdiğin kadının 
Karşı tarafı ziyaret etmesidir 
Bu bir nezaket ziyareti de olsa 
Düello gerçekleşmemiş de olsa 
Acıdır bu 
Ondan da ondan da 

Daha da acısı 
Kılıcın elinde 
Alnında bir tutam güneş 
Kalakalıyorsun ortada 

Cemal SÜREYA
+++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++
YANILGI

Değil kardeşim değil , dal yeşil gök mavi değil
Bilsen ben hangi alemdeyim sen hangi alemde
Aklından geçer mi dersin, aklımdan geçen şeyler
Sanmam
Yıldız ve rüzgar payımız müsavi değil
Sen kendi gecende gidersin ben kendi gecemde
Vazgeç 
Ayrıdır bindiğimiz gemiler

Cahit Sıtkı TARANCI


Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol